Malta Adası Hakkında Şaşırtan 15 Efsane Bilgi
Malta adası hakkında yeni bilgiler öğrenmek istiyorsanız iste sizi şaşırtacak 15 efsane bilgi bu yazıda.
Malta’ya seyahat planlıyorsanız veya dil eğitimi için Malta’yı tercih edecekseniz, öncelikle Malta hakkında öğrencince şaşıracağınız bilgiler ile başlayalım.
Malta, Gozo ve Comino adlı üç takım adadan oluşan ülke Akdeniz’in kalbinde,Afrika ve Avrupa’nın arasında yer almaktadır. Bu stratejik konumu Malta‘nın yüzyıllar boyunca Fenikeliler, Kartacalılar, Romalılar,Araplar, Normanlar, İspanyollar, St. John Şövalyeleri, Fransızlar, Osmanlılar ve İngilizler’in sahip olmak istediği bir coğrafya olmasına neden olmuştur. Bu da, tüm bu ulusların, tarih boyunca adada izlerini bırakmalarını sağlamıştır.
Malta Adası Hakkında Okuduğunuz Zaman Şaşıracağınız 15 Efsane Bilgi
Geçtiğimiz ay Malta’da 10 gün kaldıktan sonra, bu yazıyı yazmam gerekir diye düşündüm. Adaya ne kadar senelik okul ziyaretleri için gitsemde, farklı bir göz ile keşfetmenizi sağlayacak Malta adası hakkında şaşırtan 15 efsane bilgiye başlayalım.
1. Malta’da İngilizce Hakim
Her ne kadar ana dil olarak çift dil geçsede adada İngilizce hakim. Eğer İngilizce biliyorsanız işiniz çok kolay. Malta, 160 yıldan fazla İngiliz sömürgesinde kaldığı için marketten taksilere, restaurantlardan turlara kadar nereye giderseniz gidin İngilizce biliyorsanız hiç zorluk yaşamazsınız.
Eğer İngilizce öğrenmek istiyorsanız, tam da aradığınız yer diyebilirim. Adanın her yerinde İngilizce hakim olduğu için , dışarı çıktığınızda İngilizce öğrenmeye devam edeceksiniz. Ayrıca, küçük bir ada ülkesi ve ılıman iklimi sayesinde aradığınız her şey neredeyse yürüme mesafesinde ulaşabilirsiniz.
Örneğin yandaki menü, Valetta’da bulunan bir Türk restaurantın menüsü.
2. Malta’da Trafik Soldan Akıyor ve Direksiyon Sağ Koltukta
Alıştığımız trafik sistemini unutun. Bir çok kere Malta, İngiltere ve Kıbrıs’a gitsemde hala, trafiğin tersten olduğunu unuttuğum zamanlar oluyor. Özellikle otobüs beklerken :)
Malta’da trafik soldan akar, yani sürücüler araçlarını sol şeritten kullanır. Ve araçlarda direksiyon sağ taraftadır. Özellikle taksi geldiğinde şöfürün olduğu taraftan binmemeye çalışın. Yollar genellikle dardır. Malta’nın küçük bir ada ülkesi olması nedeniyle, yollar genellikle sınırlı bir alan içinde bulunur ve trafiğin genel olarak daha düzenli olduğunu bilmenizde fayda var.
Daha önce sağ direksiyonlu bir araba kullanmadıysanız dikkatli olmanızı tavsiye ederim. Genellikle iki kuralı aklınızdan çıkarmamalısınız; Sağdan gelene ve yayaya yol ver.
3. Malta’da 11 Farklı Toplum Hüküm Sürmüş
Son ikibin yıllık tarihine baktığımızda, Malta’da 11 farklı toplum hüküm sürmüş. Bunun yanında bir çok toplumda adanın coğrafi konumu yüzünden Malta’yı topraklarına katmak istemiş ama başarılı olmamış. Bizim tarihimizde de Malta Kuşatması olarak geçmekte.
Malta Kuşatması ya da Malta Seferi, 1565 yılında Malta adasının Osmanlı İmparatorluğu kuvvetleri tarafından kuşatılması ve Hospitalier Şövalyeleri tarafından adanın savunulması sürecidir.
Hospitalier Şövalyeleri, daha sonra Rodos Şövalyeleri ve en sonunda da Malta Şövalyeleri ismini almıştır. Hospitalier Şövalyeleri, yaklaşık 1100’lü yıllarda savaşta yaralanan hastalara bakmak amacı ile kurulmuş fakat 1120’li yıllardan itibaren kendilerini askerleştirmeye başlamışlar.
4. Bir Zamanlar Malta, İtalya’nın Bir Dağıydı.
Yaklaşık 17,000 yıl önce, günümüzdeki Malta ve Sicilya, İtalya’ya birleşikti. En azından coğrafyacılar bunu bu şekilde açıklıyor. Muhtemelen doğru bir yorum…
5. Neredeyse Her Malta’lıya 1 Araba Düşüyor
Malta’nın 2023 nüfusu yaklaşık 535 Bin. Malta’da 2023 yılında trafiğe kayıtlı araba sayısı 425 Bin. Neredeyse her bir Maltalıya bir araba düşüyor.
Bazı arabaların plakaları siyah plakalı. Bu arabalar resmi araç mı diye sordum? Bizdeki siyah plakalı araçlar gözümün önüne geldi. Birde Malta’daki siyah plakalı arabalar. Malta’daki bu arabalar resmi araba olamayacak kadar modifiyeli ya da klasik araba.
Cevap, trafiğe çıkışta daha az vergi ödeyebilmek için hafta sonu kullanılan araçlara siyah plaka veriyorlarmış. Yani bu arabalar, hafta içi trafiğe çıkamıyormuş. Ama Malta adası hakkında biraz araştırınca, bunun biraz daha farklı olduğunu öğrendim.
Gümüş renkli ve siyah zeminli harf ve rakamlardan oluşan plakalar, 30 yılı aşkın süredir yollarda olan araçlara verilir ve muhtemelen orijinal fabrika durumlarında saklanır. Ve bu Siyah plakalı araçlar, aracın 3.000 kilometre sınırını aşmaması koşuluyla yıllık 8 Euro lisans ücreti ödüyor. Yani aslında, daha az kilometre yapabilmek için insanlar bu araçları haftasonlarında kullanıyor.
6. Malta’ya Gelen Turist Sayısı, Malta Nüfusunun En Az 4 Katı
Akdenizin ortasında bir ada ülkesi ve hem tatil için hem de Malta dil okullarına gelen öğrenciler için inanılmaz fırsatlar sunan bir ülke. Malta’ya 2019 yılında gelen turist sayısı yaklaşık 2,3 miyon. Pandeminin etkisi ile 2020 yılında yaklaşık 650 bin, 2021 yılında ise yaklaşık 950 bin turist gelmiş. Pandemide bile ada nüfusundan daha fazla turist gelmiş. 2022 yılında ise Malta’ya gelen turist sayısı 2,3 milyon. 2023 yılında adaya gelen turist sayısı ise ilk 6 aylık dönemde 1,3 milyon. Bu da yıl sonunda 3 milyon kadar turistin Malta’yı ziyaret edeceği anlamına geliyor. Malta nüfusunun tam 6 katı.
Malta’nın doğal harikaları, kültürel zenginliği ve sıcak misafirperverliği, dünya genelinden gezginleri kendine çeken bir çekicilik oluşturuyor.
7. Hollywood Malta’daymış Ama Haberimiz Yokmuş!
Malta’nın bir çok filme konu olduğunu biliyordum ama bu tarihi doğanın bir çok film için doğal bir film seti olduğunu bilmiyordum. Malta’da daha önce Truva, Gladyatör, Game of Thrones gibi bir çok ünlü filmin çekildiğini biliyor muydunuz?
Ama bir dakika Malta’da çekilen filmler sadece bununla kalmıyor. Film sektörü Malta’da o kadar gelimişki sadece 2023 yılında Malta’da 20 film çekilmiş.
Şu anda Gladyatör 2 filminin büyük bir bölümüde Fort Ricasoli’de çekiliyor. Ve filmin setinide yakından ziyaret etmek mümkün. Benim hem zamanım olmadığı, hem de Hollywood grevi yüzünden çekimlere ara verildiği için seti ziyaret etme şansım olmadı, ama uzaktan da olsa Roma’da bulunan Collessium’u canlandırdıkları alanı görme şansım oldu. Belki sizin Denzel Washington’ı sette görme şansınız olur.
8. Malta’da Hiç Göl veya Nehir Yok
Malta’da bir çok plaj bulunabilir. Hatta şehirde yürürken onlarca plajın önünden geçeceksiniz. Ancak doğal tatlı su kaynağı yoktur.
Yoğun yağış sırasında bazı küçük nehirler görebilirsiniz, ancak bunlar uzun vadede nüfusun ihtiyaçlarını karşılamak için yeterli değildir. Bu nedenle Malta, güvenli içme suyu elde etmek için deniz suyundaki tuzu filtreliyor.
9. “Malta” İsminin Yunanca Bal Kelimesinden Geldiğine İnanılıyor
“Malta” ülke adının kökeni hala tam olarak belli olmasa da, Yunanca bal anlamına gelen “meli” kelimesinden türediği yönünde yaygın bir görüş var.
Yaygın inanış, eski Yunanlıların, benzersiz arı türleri ve dolayısıyla bal üretimi nedeniyle Malta’yı “bal kadar tatlı” olarak algıladıklarıdır.
10. Malta’da Neredeyse Her Gün Güneşli
Malta, yılda neredeyse 3000 saat güneş ışığı alan Avrupa’nın en güneşli ülkesidir. Güneş yılın 300 gününden fazla parladığı için, kış mevsiminin en yoğun olduğu zamanlarda bile güneşin ve ılıman iklimin keyfini çıkarabilirsiniz.
11. Valletta AB’nin En Küçük Başkentidir
Valletta, Avrupa Birliğinin en küçük başkenti ve aynı zamanda en güneydeki başkenti statüsünü elinde tutuyor! Şehrin nüfusu 6.000’i ancak aşıyor ve başkentin toplam arazisi bir kilometrekareden daha az bir alanı kaplıyor. Ama gezmek için bir gün yetmiyor.
12. Valetta Aynı zamanda Avrupa’nın İlk Planlanan Başkentiydi
Valletta’nın bir başka eğlenceli gerçeği de, Avrupa’nın belirli bir plana göre tamamen geliştirilen ilk başkenti olmasıdır. Akdeniz’den gelen serinletici esintilerden yararlanmak için 1565 yılında paralel dikdörtgen bir ızgara üzerinde – tamamen yeni bir alan – planlandı.
13. Malta İkinci Dünya Savaşında En Sık Bombalanan Ülke Oldu
Etkileyici savunma çabalarına rağmen Malta ve Akdeniz’deki eğilimli merkezi konumu ne yazık ki savaş sırasında onu oldukça hedef haline getirdi.
Aslında Malta, 150 gün ve geceden fazla süren, o dönemdeki en şiddetli ve sürekli bombalama saldırısının rekorunu elinde tutuyor!
14. Gozo’nun Ggantija Tapınakları, Mısır Piramitlerinden Önce Yapılmış
Mısır’ın eski ve büyüleyici olduğunu düşünüyorsanız Gozo’da yapılacak en iyi şeyleri keşfetmek için Malta’ya bir gezi yapmanız gerekiyor! Bunun nedeni, Gozo’nun Ggantija Tapınaklarının Mısır Piramitlerinden (ve Stonehenge’den) daha eskiye dayandığına inanılmasıdır; bu kolay bir iş değildir.
Aslında, daha yeni kazılar bu tapınakların kökenlerinin 6.000 yıl öncesine dayandığını öne sürüyor!
Xaghra, Gozo’da bulunan Ggantija Tapınakları, şaşırtıcı olmayan bir şekilde, Avrupa’nın en eski tapınakları ve aynı zamanda dünya çapındaki en eski bağımsız taş anıtlardan biri olarak kabul ediliyor.
15. Maltalılar İnanılmaz Alçakgönüllü, Yardımsever ve Eğlenceli
Maltalılar yeni insanlarla konuşmayı ve etkileşimde bulunmayı severler, bu nedenle kolayca yardım arayabilirsiniz. Gezinme konusunda yardıma ihtiyacınız varsa bir Maltalıya sorun; onlar sizi yardım edecektir. Ayrıca yaş grubu ne olursa olsun hayattan keyif alamayı ve eğlenmeyi seviyorlar. Tamam konuşurken biraz yüksek sesle konuşuyorlar ama Akdenizin geneli böyle.
16. Bonus: Malta Adası Hakkında Genel Bilgiler
Malta adası hakkında genel bilgiler: Güney Avrupa ile Kuzey Afrika arasında Akdeniz’in tam ortasında bulunan 3 adadan oluşan Malta Adası Sicilya’nın güneyinde yer almaktadır. Malta takımadaları 3 büyük, 2 küçük adadan oluşur. Büyükleri: Malta, Gozo ve Comino. Takımadalar arasında en büyüğü olan Malta Adası 237 km², Gozo Adası 68 km² ve Comino Adası 2 km² yüzölçümüne sahiptir. Resmi olarak iki dili birden kabul eden az sayıdaki ülkeden biri olan Malta’da halk Maltaca (Maltese) ve İngilizce dillerini konuşuyor. Maltaca olarak geçen Malta dili Arapça ve İbranice gibi Sami dil grubundan olmasına rağmen Latin alfabesiyle yazılıyor. 160 yıldan fazla bir süre resmi olarak İngiliz sömürgesi olmasından dolayı da halkın tamamı İngilizce konuşuyor. Bu da Malta adasına ziyarete giden turistlere ve öğrencilere İngilizce dil problemi yaşatmaz. Telefon kulübelerinden trafiğine kadar hayatın her alanında İngiliz hakimiyetini görebilirsiniz. Toplamda 316 kilometrekare yüz ölçümüne sahip olan Malta’da son (2013) nüfus sayımına göre 535,742’dir. Toplam nüfusun %96,7 gibi büyük bir çoğunluğu koyu Katolik.
Malta’nın Başkenti Valetta olan bu ada ülkesinin başkent ismini özellikle gemilerin bağlama limanı bayraklarında çok sıkça görebilirsiniz. Malta adası hakkında bir yazı yazarken kiliselerden bahsetmemek olmaz. Malta yüzölçümü olarak en küçük ülkelerden biri olmasına ve Malta nüfusunun yaklaşık 460 bin civarında olmasına rağmen Malta adasında toplamda 365 adet kilise mevcut. Malta ada halkına kiliselerle ilgili bir soru sorulduğunda ise çok ilginç bir cevap alıyorsunuz;
Yılın her günü farklı bir kiliseye gidebilecek kadar çok kilisemiz var.
Malta adası hakkında yazısında kullanılan fotoğraflar;
Photo by Ferenc Horvath, Florian Weichelt, Nadezhda Katsarska on Unsplash